5 Aralık 2010 Pazar

TANZİMAT EDEBİYATI VE ROMANTİZM


Tanzimat döneminde romantizm akımı etkili olmuştur. Romantizm, 18. yüzyıl sonunda başlayan, coşku ve duyguya aşırı yer veren bir edebiyat akımıdır. Romantizm, 19. yüzyılın ortalarına kadar devam eder. Kendisinden önceki klasisizmin katı, soylu, idealize edilmiş anlatım biçimine bir tepki olarak doğmuştur.
Victor Hugo'yla birlikte büyük ün kazanan romantizm, insanın yaratma özgürlüğü önündeki her şeye karşı çıkmıştır. "En iyi ku¬ral, kuralsızlıktır." ilkesini savunan romantikler, insanın duygula¬rını, düş gücünü hayata geçirmesini ve insanı düzeltmenin top¬lumu düzeltmekle söz konusu olabileceğini savunmuşlardır.
Romantizm, bireye, öznelliğe, akıl dışılığa, düş gücüne ve aşkınlığa, yani sınırlan zorlamaya önem vermiştir. Romantik sa¬natçılar, seçkin kesim yerine orta sınıfın duygu, düşünce ve ya¬şam tarzını ön plana çıkarmıştır. Romantizmde konular dinden, tarihten ve günlük yaşamdan alınmıştır. Bu akımın etkisinde eser veren sanatçılar kişiliklerini gizlememişlerdir. Toplumu dü¬zeltmeyi amaçladıkları için "Sanat, toplum içindir." görüşünü benimsemişler, eserlerinde doğaya, betimlemeye önem ver¬mişler, gözlemlerinden yararlanmışlardır. İyi-kötü, doğru-yanlış Çatışmasını öne çıkarmışlardır. Üç birlik kuralını terk eden ro¬mantiklerin eserlerine karamsarlık hâkimdir.
Romantizm akımının temsilcileri: Batı edebiyatında: Victor Hugo, J.J. Rousseau, Voltaire, Lord Byron, Goethe, Friedrich Von Schiller... Türk edebiyatında Namık Kemal, Abdülhak Hamit Tarhan, Ahmet Mithat Efendi ve Recaizâde Mahmut Ekrem romantizmden etkilenmişlerdir.
Tanzimat romanının ortaya çıkıp geliştiği ortama kısaca değin¬dikten sonra romantizm akımı ve Ahmet Mithat ile Namık Ke¬mal hakkında bilgi vereceğiz.